''Anadolu’daki okullarda öğretmenlik yapmak isteyen çok fazla öğretmen bulunmuyordu. Bu sorunu aşmanın yolu, zaten köyde büyümüş ve köy hayatını yakından tanıyan öğretmenlerle çalışmaktan geçiyordu. Dönemin meşhur edebiyat eserlerinden olan Çalıkuşu romanında olduğu gibi görev aşkı ile öğretmenlik yapanların sayısı çok az olduğundan, köy enstitüsü projesi Anadolu’daki gençlerin eğitim alması için biçilmiş kaftan olarak görüldü.
İlk köy enstitüleri, demiryollarına yakın ve tarım arazisi elverişli olan bölgelerde yapıldı. Böylece öğretmenler hem okuma yazma bilmeyen köylülere eğitim verecek hem de insanları yabancı olduğu tarım ürünleri ve bu ürünlerin yetiştirilmesi için uygulanan yeni tarım teknikleri ile tanıştıracaktı. Köy enstitüleri kısa süre içerisinde büyük bir başarı gösterdi ve ülkemizdeki okur yazar oranı kısa zamanda büyük bir hızla yükseldi.''