HASANOĞLAN YÜKSEK KÖY ENSTİTÜSÜ MEZUNU İBRAHİM TUNALI'NIN GÜNLÜĞÜNDEN...

''İsmet sesleniyor:
-Mandolin sesi yetmez davul çal! Birisi de:
– Genel Müdür gelmiş! dedi. İnanmadık ama gene de toparlandık. Sabahın köründe Genel Müdür nereden gelir? Sabah treni aklıma geldi ise de Lalabel’den bu yana Genel Müdür yürür mü? Kahvaltıda kimsenin gelmediğini gördük ama olağanüstü bir düzen vardı. Hidayet Gülen Öğretmen, Selçuk Korol Öğretmen. Nahide Öğretmen Behire Bil Öğretmen değişik giysiler giyinmişler. Bir ara Çoban Mehmet görünür gibi oldu. Hüsnü Baykoca Öğretmen kahvaltılara çoktandır katılmazdı, bugün katıldı; kahkahalarla gülüyor. Konuk ekiplerde de bugün bir durgunluk var. Tam kalkmak üzereyken olay anlaşıldı. Genel Müdür gelemiyormuş. Yerine yardımcısı Ferit Oğuz Bayır’ı göndermiş. Ferit Oğuz Bayır, akşam geç gelmiş. Gelince de geç meç dememiş; konuk öğrenci çadırlarını gezip hal-hatır sormuş. “Kepirtepelilerle de sabah ayrıca görüşeceğim! ”demiş. Hidayet Öğretmen duyuru yaptı, topluca okul bahçesin gittik. Ferit Oğuz Bayır’ı ad olarak bana eğitmen Mustafa Güvener Ağabey tanıtmıştı. Kendisini buraya gelirken Ankara’da istasyonda gördük. Bize, Milli Eğitim Bakanlığından gelmiş tek “Hoş geldiniz! ”diyen kişi oydu. Görünüş olarak, Hüsnü Baykoca Öğretmeni andıran tarafları var. Neşeli, güler yüzlü. “Kepirtepeliler, size çok güzel bir haberle geldim! ”diyerek konuşmaya başladı, güzel haberi, Kepirtepe’de artezyen suyunun çıkmış olmasıydı. Kazım işlerinin sürdüğünü biliyorduk, su çıkmış. Alkışlarla karşıladık. ”Oraya gidecek miyiz? ” diye bağıran oldu. Ferit Oğuz Bayır, önce:
– Efendim! deyip sesin geldiği tarafa baktı. Oysa soruyu anlamıştı:
– Elbette gideceksiniz, hep beraber gideceğiz. Gitmeyecek olsak neden orada çalışmalar yapalım? diye sordu. Sonra sözü temele getirdi, Genel Müdür İsmail Hakkı Tonguç’un Cumhurbaşkanınca bugün çağrılı olduğu için gelemediğini, en yakın zamanda geleceğini anlattı. Yapılacak işleri özetledi:
– İşler bizi bekliyor, yürüyelim arkadaşlar! deyip, gerçekten yürümeye başladı. Arkasından öğretmenler yürüdü. Öğretmenler birer ikişer öğrencileri uyararak sıra değilse bile düzenli yürümeleri için uyardılar. Uzunca bir yolculuk yapıldı. Ferit Oğuz Bayır umulmayacak canlılıkla bizimle yarış ederce yürüdü. Sili Usta daha önce gitmiş hazırlıklar yaptırmış. Ferit Oğuz Bayır:
– Genel Müdürümüz adına! diyerek konuşma yaptı, yapılacak işler hakkında açıklamalarda bulunup, başarılar diledikten sonra Sili Ustaya işaret etti. Sili Usta hazırladığı kazmayı alarak simgesel vuruşunu yaptı.''
*
HASANOĞLAN'IN KURULUŞUNDA ÇALIŞMIŞ, KEPİRTEPE KÖY ENSTİTÜSÜ VE HASANOĞLAN YÜKSEK KÖY ENSTİTÜSÜ MEZUNU İBRAHİM TUNALI'NIN GÜNLÜĞÜNDEN...
10 Temmuz 1941 Perşembe Hasanoğlan