''10 Ağustos 2011 tarihli Cumhuriyet Gazetesi'nde Selda Güneysu'nun bizleri çok mutlu eden bir haberi vardı. Sayın Erkan Can ve ekibi hepimizin yıllardır beklediği Köy Enstitüleri konulu sinema filminin çekimini Hasanoğlan'da başlatmıştı. Filmin adı da "Toprağın Çocukları" idi. Filmin adı ile enstitü veya köylülerin o zamanlarda dediği gibi "enüstü" tanımı ile örtüşmüştü. Erkan Can gazeteye film ile ilgili yaptığı açıklamada "Genç arkadaşlar, bana böyle bir senaryo ile geldiler. Benim babam da Köy Enstitülü... Arifiye Köy Enstitüsü'nden mezun. Babamın bilmediği yoktu. İğne yapmaktan tutun da ağaç aşılamaya, hayvanları otlatmaya değin. Yani Köy Enstitülerin' nin görevi sadece okuma-yazma öğretmek değildi. Köylüyü kalkındırmaktı. Onların, Hasan-Ali Yücel'in, İsmail Hakkı Tonguç ve diğerlerinin hedefi... Köylü milletin efendisi olacaktı! O nedenle biz böyle bir film çekmeyi sorumluluk kabul ettik. Boynumuzun borcu dedik" diyerek film yapma gerekçesini açıklıyordu. Tüm tılsım son cümlede ifade edilen "Boynumuzun borcu dedik" cümlesinde. Bunu hissedebilmek, algılayabilmek ve gereğini yapabilmek ...
(...)
"Toprağın Çocukları" filmi tüm enstitü mekanları gibi Hasanoğlan Köy Enstitüsü'nün yıkıma terk edilmiş yerleşkesinde çekiliyor. 1940'lı yıllarda Hasanoğlan Köy Enstitüsü tüm enstitülerden gelen öğrencilerin imecesi ile yapılmış, bozkırda sanatı, felsefeyi, üretimi ve birey olma erdemini tanıklık etmiş mekanlardır, bir kültürel mirastır. Hasanoğlan deyince usumuzda Yücel, Tonguç, Rauf İnan, Hürrem Arman, Sabahattin Eyüboğlu, Vedat Günyol, Aşık Veysel, Ruhi Su, Sabahattin Ali, Mualla Eyüboğlu, Macar Sili Usta ve pek çok güzel insan gelir.
(...) "Toprağın Çocukları" ile yarım kalmış bir mucize, ülkemizin dünya eğitbilim zenginliğine armağan ettiği bir aydınlık eğitim-kültür projesi beyaz perde aracılığıyla kendi insanlarıyla buluşacak. Neleri kaybettiğimizi tekrar tartışacağız.
...
Erkan Can yaptığı açıklamalarda bugün enstitülere olan ihtiyacımızın her zamankinden daha fazla olduğunu söyleyerek "Eğer bugün gerçekten Köy Enstitülerini yeniden canlandırmak adına girişimlerde bulunulsa, inanın canı gönülden destek vermeye hazırım" diyerek enstitü gerçeğini tekrar gündeme taşıyordu.''
Yazar Prof. Dr. Kemal KOCABAŞ | |
Perşembe, 18 Ağustos 2011 |