Gümrükönü Yazıları-32 / Fahri Tuna
Arifiye Köy Enstitüsü-3
Öğrenciler - Anılar - Yaşayanlar
"Zorlukları şevkle göğüsle,
Yolundan dönme!
Arkanda büyük hizmet örnekleri bırak,
Senden sonra gelen nesil bunarlı yeni yürüyüşlerin bayrağı yapsın.
Başarılar dilerim" (1)
30 Ekim 1944, Arifiye
Süleyman Edip Balkır
MÜDÜR S. EDİP BALKIR:
'ÂŞIK VEYSEL BİR GÜN ÇIKAGELDİ'
"Âşık Veysel, elinde Tonguç'un mektubu, bir gün çıkageldi. Mektupta, Âşık'tan elden geldiğince yararlanmamız belirtiliyordu. Milli Eğitim Bakanlığı İlköğretim Genel Müdürlüğü?ne yollanılan 10.03.1942 tarih ve sayılı rapordan bu işle ilgili bölümü buraya aktarıyorum: (?) 4-Halk türküleri: Âşık Veysel, 25.01.1942?de işe başladı. Çocukların mümkün olduğu kadar çok türkü öğrenmelerini istediğimiz için her sınıf için başka başka türküler bulunan ayrı ayrı listeler hazırladık. Şimdiye kadar 17 türkü üzerinde çalışıldı. Âşık ayrıca bir çocuğa saz dersi verdi. Musa Yılmaz adındaki bu öğrenci kendi yaptığı saziyle bazı türküleri çalacak hâle geldi. Çocuklar Âşık Veysel?i çok sevdiler.? (2)
S.EDİP BALKIR ANKARA RADYOSU'NDA
KÖY ENSTİTÜLERİNİ ANLATIYOR
Müdür Süleyman Edip Balkır 1941 yılı Mayıs başında İlköğretim Genel Müdürlüğünden bir yazı alır. Köy Enstitüsü çabalarını ulusa duyurmak için radyoda (bugünkü TRT Radyosu) konuşma yapması istenmektedir. Balkır?ın 14 Mayıs 1941 tarihinde Ankara Radyosu?nda yaptığı konuşmadan kısa bölümler aktaralım: ?Sayın dinleyicilerim, İnönü devri, memleket maarifinin hayata ve hakikate yönelmiş, köye giden ve köyden geçen aydınlık yolunu buldu. Terbiye tarihimizde en müspet, en özlü, en dinç ve tamamen yeni bir fasıl açan buluş, Köy Enstitülerinin kuruluşudur. (?) Haydi enstitüler işbaşına! Enstitüler, toprakları ziraata elverişli yerlerde, maarif Vekilliği tarafından açılmışlardır. Buralara, köyün ilkokulunu bitirmiş, halis muhlis köy çocukları alınıyor. Beş sene okuyacaklar. Biz, köy için köyden diyoruz. Enstitüde piştikten sonra mezun olacak çocuklar, Maarif Vekilliğinin gösterdiği köylerde 20 yıl hizmeti kabul ediyorlar. Her çeşit işte fennin dediğine gidecek ve böylece köylüye en hayırlı ve özlü kılavuzluğu yapacaklardır.?(3)
'HER İŞİMİZİ KENDİMİZ YAPIYORUZ'
"Antalya Aksu, Isparta Gönen, Kocaeli Arifiye, Trakya Kepirtepe, Eskişehir Çifteler, Kastamonu Gölköy, Kayseri pazarören, Malatya Akçadağ, Adana Seyhan Düziçi, Samsun Akpınar, Trabzon Beşikdüzü, Balıkesir Savaştepe, İzmir Kızılçullu, Kars Cilavuz , Ankara Hasanoğlan Köy Enstitülerine, kuruldukları ilk yılda tam 5.000 köy çocuğu alındı. Bizim Arifiye muhiti daha ziyade ipekböcekliğine, meyveciliğe, sebzeciliğe elverişli? yaylalarımızda köylünün ?Peygamber üzümü? diye ad taktığı ağaçların yaprakları, köylerde çay diye kullanılıyor. Şimdi 100 çocuk Soğuksu aylasında harıl harıl çay topluyor. Yanımızda bir de göl var, Sapanca gölü. Burası muhakkak ki çeşitli balıklarıyla tükenmez bir hazine. (?) Her işi kendimiz yapıyoruz. Taşı çocuk taşıyor, tuğlayı o kesiyor, temeli o açıyor, mala ile o çalışıyor, çatıyı o kuruyor. Velhasıl ne yapılıyorsa onun eseridir. Düşünen, kuran, yapan, en güç işler karşısında irkilmeyen, daima yeniye, iyiye; çoğa, hamleye koşan; canlı, diri; becerikli, kuvvetli, kahraman bir nesille iş görüyoruz."
CUMHURBAŞKANI İSMET İNÖNÜ:
'KÖY ENSTİTÜLERİ CUMHURİYETİN EN KIYMETLİ ESERİDİR'
"Yarının büyük davalarına işte böyle el koymuş bulunuyoruz. Bu memleketi mesut, bahtiyar, şen, kuvvetli, ölmez ve kültür yaratan insanların yurdu haline bu nesil getirecektir. Buna emniyetimiz vardır. Çocuklarımız bunu yapacaklarına söz veriyorlar. Bakın Büyük Kurtarıcı, Milli Şef (Cumhurbaşkanı İsmet İnönü?yü kastediyor f.t.) Köy enstitüleri için ne diyor: ?Köy Enstitülerini Cumhuriyetin eserleri içinde en kıymetlisi ve en sevgilisi sayıyorum. Köy Enstitülerinden yetişen evlâtlarımızın muvaffakiyetlerini (başarılarını) ömrüm oldukça yakından, candan takip edeceğim."
İSMET PAŞA?NIN ARİFİYE KÖY ENSTİTÜSÜ'NÜ ZİYARETİ
Atatürk?ün ölümünden sonra (10 Kasım 1938 sonrası) Türkiye?nin 2. Cumhurbaşkanı seçilen, Türkiye Cumhuriyeti?nin 2 numaralı kurucusu İsmet Paşa (İnönü), II. Cihan Harbi?nin (2. Dünya Savaşı?nın) bütün acımasızlığı ve yoksulluğuna rağmen, kurucusu ve hamisi olduğu Köy Enstitülerine büyük önem veriyor, onları bir yandan ?Anadolu köylüsünün kalkınması?nın temeli , diğer yandan da ?Cumhuriyetin doğal bekçileri? görüyor, bu okullara çok özel bir önem atfediyordu. Bu nedenle devlet işlerinden fırsat buldukça ziyaret etmeye çalışıyor, hem gelişmeleri yakından takip ediyor, hem de köy çocuklarına ve okul öğretmenlerine moral vermeye çalışıyordu. Arifiye Köy Enstitüsü?nü ise 1942 güzünde ziyaret etmişti.
İNÖNÜ?YE BEETHOVEN?lİ KARŞILAMA
İnönü?nün ziyareti için okul müdür S. Edip Balkır?a kulak verelim: 1942 güzünde (Cumhurbaşkanı) İnönü, rahmetli (Maarif Vekili/Milli eğitim Bakanı) Hasan Âli Yücel?le Arifiye?ye geldikleri zaman çeşitli ders, tarım, yapı ve atelye işleri görüldükten sonra bizim orkestra ve koromuz bir konser verdi: İstiklâl Marşı dört sesle söylendi, arkadan Gounad?dan sabah, Beethoven?den neş?eye şarkı eserleri dört sesli olarak koroda söylendi. Yalnız orkestra ile yine Beethoven?den (Die Ehre?) adlı eser dört partisyon üzerine çalındı ve İnönü?nün daha devam etmesini istemesi üzerine armonize edilmiş iki halk türküsü orkestra ve koro da icra edildi. Çocukların bu başarısı büyük övgülerle kutlandı.? Müdür S. Edip Balkır, müzik öğretmeni Hamdi Daner?in büyük gayretleri sonucu öğrencilerin sadece Gounad ve Beethoven?in değil, Schubert, Schumann, Haendel, Offenbach, Modzart, Verdi, Puceini?nin eserlerini de büyük bir başarıyla icra ettiklerinden övgü ile söz etmektedir.(4)
KALAYCI?YA DİKİLEN 3.412 MEYVE, 47.000 FİDAN
Enstitü Müdürü Süleyman Edip Balkır, büyük çabalar ve gayretler sonucu, Kalaycı bayırında, okula yaklaşık 600 metre mesafede üç yüz dönümü aşkın bir alanı fidanlık olarak okula tahsis ettirdiklerinden söz eder. Daha sonra ?Enstitü Cenneti? adını verecekleri bu bahçeye, tarım öğretmeni İsmail Hakkı Tanberk?in planlaması ve yönlendirmesi, tamamı öğrencilerin emekleriyle binlerce fidan dikilir. Bahçeye dikilen fidanların dökümünü şöyle naklediyor: ?9 türde 403 elma, 5 türde 70 armut, 5 türde 70 erik, 4 türde 40 kiraz, 3 türde 320 vişne, 18 türde 1.400 şeftali, 48 ayva, 59 bodur elma ağacı ki bunların hepsinin toplamı 3.412?dir. ayrıca bahçenin fidanlık bölümüne 40.000 maklora fidanı, 4.000 sepetçi söğüdü çeliği, 3.000 kavak çeliği ki topunun tutarı 47.000?dir. Bunlardan başka enstitü alanına 117 akasya dikilmişti.?
İLK YIL ÖĞRENCİLERİNDEN ALİ ERSEVEN:
?AŞÇIMIZ BOLULUYDU, ÇOK GÜZEL YEMEK YAPARDI?
?Okulun açıldığı ilk günler; Hendek Aşağıçalıcalı Kemal Altay, Adapazarı merkez İlyaslar köyünden Muhsin Turan, Kayalar Reşitbey?den Faruk Sebat, hepimiz Adapazarılı olduğumuz için çabuk kaynaştık. Müdürümüz Süleyman Edip Balkır?ın öğrencilere karşı tutumu çok çok iyiydi, sevecendi, aynı zamanda çok disiplinliydi. Radyoda halk türküleri şarkıları söylenirken, okulun bahçesinde oturur, biz de onun etrafında oturur türkülerimizi öğrenirdik. 1937 yılında orada Arifiye Eğitmen Kursu açıldığı için binalarımız yeterliydi. Yeterince derslik, yemekhane, koğuş ve atölye binalarımız vardı. Yemekler bol boldu. Hepimiz yatılıydık, aşçımız Boluluydu, çok güzel yemek yapardı.? (5)
?İNÖNÜ DE GELDİ OKULUMUZA, AŞIK VEYSEL DE?
?Okulumuza Aşık Veysel de gelmişti. Dersimize girdi. Üç gün bize geldi, her gün üçer saat ders verdi. Ben üçüncü sınıftaydım. Okulumuzun bahçesinde bütün sınıfları bir araya getirdiler, 500-600 öğrenci toplandık, Aşık Veysel bize konser vermişti. 1943 Depreminden sonra Cumhurbaşkanımız İsmet Paşa da, okulumuza geldi, inşaat yerlerini gezdi. İnşaat İskelesinde çalışan öğrencilerle sohbet etti. Cumhurbaşkanımız İsmet Paşa, Müdürümüz Süleyman Edip Balkır, Kocaeli Valisi Ziya Tekeli ve biz öğrenciler okul binasına doğru yürüdük. Yolda giderken yağmur başladı. Kocaeli Valisine İsmet Paşa, ?Vali bey, biraz dikkatli ol, düşersin? dedi, bir dakika sonra Vali kaydı yüzü kapak düştü, ?dikkat et demedim mi? dedi İsmet Paşa. Sonra okula gittik.?
?YÜZ DÖNÜMLÜK FİDANLIĞIN TAMAMINI BİZ DİKTİK?
?Her tür meyve diktik oraya. Bahçe bizim eserimizdir. Bir anım da vardır. Su deposunda duruyordum. Fidan diken arkadaşlara kazma kürek bel verdim. Sonra Ziraat öğretmeni herkesten ikişer fidan kuyusu açmamızı istedi. Ben geç katıldım, ahırda deponun anahtarları bendeydi çünkü. Müdür geldi, herkese vazife verilen kuyuları gezdi. İsimleri de almış. Ben yetiştiremedim, geç kaldığım için. Müdür Süleyman Edip Bey bana ceza verdi; ?Ali sana onlardan bir kuyu fazla veriyorum, dikkatli ol, kuyunu bitir, sınıf başkanı İbrahim Erbaş?a haber ver? dedi, bitirdim, İbrahim Erbaş?a da gösterdim, o da müdüre söyledi. Diyeceğim aşağı yukarı yüz dönümlük o fidanlığın tamamını biz ektik, diktik. Orada İsmail Hakkı Tanberk öğretmenimizin emeği çok büyüktür. Bugün 71 sene sonra Arifiye?ye gittiğim de fidanlığa uğrarım, ne var ne yok diye. Yüzde sekseni yüzde doksanı ayaktadır hâlâ diktiklerimizin.?
?İLK YILDAN BİR BEN BİR DE ŞERAFETTİN DOĞANGÜN KALDIK?
?Bugün (30 Eylül 2011) itibarıyla okula başladığımızdan 71, mezun olduğumuzun üzerinden 67 sene geçti. İlk başlayan 200 kişiden benimle beraber sağ olduğunu bildiğim Adapazarı Budaklar?dan Şerafettin Doğangün arkadaşım var, o da hasta. Ben 86 yaşındayım. O da hemen hemen aynı.?
1942 GİRİŞLİ ABDULLAH ÇELİK:
?DOĞU MARMARA?NIN HER İLİNDEN SINIF ARKADAŞLARIMIZ VARDI ?
?Doğu Marmara?daki beş ilin çocukları beraberdik. Bu aynı zamanda bölgesel tanışma ve kaynaşmayı da getiriyordu. Örneğin bizim 1/B sınıfımız 54 kişiydi. Beş ilden de (Bolu, Kocaeli, İstanbul, Bilecik, Bursa) sınıf arkadaşlarımız vardı. 547 Nuri Meşeli Bursa Mustafakemalpaşa?dandı. 493 Hasan Açıkgöz Bilecik Bozüyük?ten, 55 Ekrem Arıkan Adapazarı Adliye köyünden, 802 Mehmet Yılmaz Bolu?dan, 515 Hüseyin Kaya İstanbul Yalova?dandı. Sınıfımızda bayanlar da vardı elbet. 504 Suat Yamaç ve 507 Zahide Enginsoy Beykozlu, 705 Müzehher Helvacıoğlu İstanbullu, 846 Sevim Can Boluluydu. Sevim daha sonra Hayrettin Uysal?la evlendi.?(6)
?ARİFİYE KÖY ENSTİTÜSÜ?NDEN YETİŞENLER ARASINDA
EN BÜYÜK ŞÖHRET BAKAN HAYRETTİN UYSAL?DIR ?
?Arifiye Köy Enstitüsü?nde (1940-54) okuyup da mezun olanlar arasında benim bildiğim en şöhretli isim, 661 numaralı sınıf arkadaşımız (1943 girişlidir) Hayrettin Uysal?dır. Kocaeli Gündoğdu köyündendir. 1965-80 arası dört dönem CHP?den Sakarya milletvekilliği, Bülent Ecevit?in 1977 seçimleri sonrasında güvenoyu alamayan bir aylık hükümetinde Sosyal Güvenlik Bakanlığı yapmıştır. Eşi Sevim de sınıf arkadaşımızdı. Önce Sapanca Kırkpınar?da öğretmendiler. İstanbul?da Yüksek Öğretmen Okulu?nu bitirdi Hayrettin.?
İLK GİRENLERDEN SADECE ALİ ERSEVEN, ŞERAFETTİN DOĞANGÜN,
RECEP ÇİÇEK, AHMET VE SIDIKA ÖZDEMİR SAĞ
?Bugün (03 Eylül 2011) itibarıyla bizim kuşaktan yaşanlar mı? İlk yıldan yani 1940 girişli ağabeylerimizden; 123 numaralı Ali Erseven, Serdivan?da oturuyor, emekli öğretmen, 86 yaşında. İlk yıldan Şerafettin Doğangün Budaklar köyündendir, İzmit caddesinde oturuyor, ağır hasta. Yine ilk girenlerden Recep Çiçek, Çaybaşı Fuadiyelidir, halen yaşıyor, Adapazarı yorgalarda oturuyor. İlk yıldan yine Ahmet Özdemir ve eşi Sıdıka Özdemir de halen sağlar, Eskişehir?de yaşıyorlar. Kızı ve damatları Eskişehir?de profesörler zira. Bildiğim 1940 girişlilerden bu beş isim yaşıyor. 1942 ve 1943 girişlilerden sağ olanlara gelince; ben Abdullah Çelik Adapazarı?ndayım, Hayrettin Uysal ve eşi Sevim Can Ankara?dalar, Fuat Taş Adapazarı?nda, Burhanettin Erman Adapazarı?nda, Sait Yenen Adapazarı Köprübaşı?nda, 574 Ali Özden Geyve?de yaşıyor. 573 İsmet Gündaş Adapazarı Ahmediye köyünde, 381 Sami Yıldırım Adapazarı Adliye köyünde yaşamaya devam ediyorlar.?
İLK YIL 198 ÖĞRENCİNİN 36?SI SAKARYA KÖYLERİNDEN
Arifiye Köy Enstitüsü?ne 198 kayıt yapılır ilk yıl, beş şehirden. En çok Kocaeli?den (ki o tarihte Adapazarı, Kocaeli?nin bir ilçesidir), en az İstanbul?dan kayıt vardır. Okul tarihindeki ilk öğrenci, 1 Nolu öğrenci, Bilecik Sölöz köyünden Abdullah oğlu 1926 doğumlu Mehmet Beyazıt?tır. Beyazıt aynı zamanda 29.10.1944?teki mezuniyet töreninde de 1 Nolu diplomanın sahibi olacaktır. Okul tarihindeki ilk bayan 8 Nolu öğrenci Asiye Kaya, ilk Adapazarılı ise 9 nolu öğrenci 1926 Adliye köyü doğumlu Cevdet Ergin?dir. Bugünkü Sakarya ilini yani 16 ilçeyi esas alırsak, ilk yıl Sakarya?dan kayıt olan 36 köy çocuğudur. Bugünkü ilçelere göre dağılım ise şöyledir: Geyve köylerinden 8 öğrenci, Adapazarı köylerinden 7 öğrenci, merkez Adliye köyünden 5 öğrenci, Pamukova?dan 4, Kayalar köyünden 3, Hendek?ten 2, Sapanca?dan 2, Arifiye?den 2, Söğütlü?den 2, Serdivan, Akyazı ve Karasu köylerinden 1?er köy çocuğu okula kayıt yaptırtmış.
ARİFİYE KÖY ENSTİTÜSÜ 1940 YILI (İLK YILIN) ÖĞRENCİLERİ (7)
Okul Okula girişi Mezuniyt/Dip-
No : Adı soyadı : Baba adı : Doğum yeri/tarihi : Tarihi : Tarihi /loma No
1 Mehmet Beyazıt Abdullah Bilecik-Sölöz-1926 12.08.1940 29.10.1944-1
2 Hasan Öz Ahmet Bilecik-Sölöz-1341 12.08.1940 29.10.1944-2
9 Cevdet Ergin Musa Adap-Adliye-1926 06.08.1940 29.10.1944-7
16 Süheyla Emre Ahmet Geyve-1928 05.08.1940 29.10.1944-11
23 Hasan Kabil Ruşen Adap-Maksudiye-1928 26.08.1940 29.10.1944-18
35 Necati Hun Salih Sapanca-1929 06.08.1940 29.10.1944-29
40 Fatma Alper Sabri Söğütlü-1927 05.08.1940 29.10.1944-34
42 İbrahim Bozkurt İsmail Aşağıdereköy-1926 05.08.1940 29.10.1944-36
43 Celal Çatıkkaş Mümin Beylikkışla-1926 07.10.1940 29.10.1944-37
47 Rasim Pır Vehbi Geyve-1340 26.08.1940 29.10.1944-40
50 Ayşe Kırktepe Osman Arifiye-1928 06.08.1940 29.10.1944-41
51 Bedri Özkan Ramazan Adliye-1930 06.08.1940 06.08.1944-47
68 Mehmet Güngörsün Süleyman Y.Kirazca-1341 05.08.1940 29.10.1944-57
69 Fahriye Yılmaz Fahri Pamukova-1341 09.08.1940 29.10.1944-58
71 Muzaffer Arıkan Ali Adliye-1926 06.08.1940 29.10.1944-60
74 Ferhat Erdil Süleyman Hendek-1927 08.08.1940 29.10.1944-64
80 Süheyla Ökten İsmail Pamukova-1341 26.08.1940 29.10.1944-69
89 Necati Altın Mustafa Geyve-1926 20.08.1940 29.10.1944-77
93 Arif Sakallı Ahmet Dereköy-1928 28.08.1940 29.10.1944-81
99 Faruk Sebat Vahit Kayalar-1927 08.08.1940 29.10.1944-86
103 Kemal Altay Nuh Aşağıçalıca-1927 20.08.1940 29.10.1944-88
105 Necla Orhan Mustafa Adapazarı-1926 19.08.1940 29.10.1944-90
107 Şerafettin Doğangün Mehmet Emin Budaklar-1926 05.08.1940 29.10.1944-92
108 Ragıp Atay Kamil Kayalar-1926 08.08.1940 29.10.1944-93
115 Muhsin Turan S.Ahmet İlyaslar-1928 06.08.1940 29.10.1944-99
121 Sıdıka Tarım Mehmet Hakkı Pamukova-1926 08.08.1940 29.10.1944-102
123 Ali Erseven Hüseyin Şumnu-1924 05.08.1940 29.10.1944-104
125 Mustafa Özcan İbrahim Geyve Dereköy-1340 08.08.1940 29.10.1944-106
129 Fevziye Özel Aptül Pamukova-1926 09.08.1940 29.10.1944-110
145 Ahmet Tevfik Özdemir Hüseyin Adliye-1341 06.08.1940 29.10.1944-120
146 Aliye Ersoy Ramazan Akyazı-1339 06.08.1940 29.10.1944-121
160 Ali İlter İbrahim Geyve-1926 18.08.1940 29.10.1944-132
161 Selahattin Ay Aptullah Geyve-1340 18.08.1940 29.10.1944-133
166 Osman Yoldaş Hüseyin Vodina-1339 08.08.1940 29.10.1944-137
170 Sabiha Sezer Ramis Akyazı-1339 07.08.1940 29.10.1944-139
171 İlyas Can İbrahim Ethem Geyve-1926 18.08.1940 29.10.1944-140
172 Hasan Fehmi Erdoğan Yahya Sapanca-1927 09.08.1940 29.10.1944-141
178 Necmiye Yılmaz İsmail Sapanca-1926 27.12.1940 29.10.1944-146
184 Recep Çiçek Şuayip Kayalar-1926 08.12.1940 29.10.1944-149
188 Kemal Atan İbrahim Geyve-1928 16.09.1940 29.10.1944-152
193 Arif Erşan Ahmet Memduhiye-1927 06.12.1940 29.10.1944-156
----------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------------
İLK YIL 198 ÖĞRENCİ ARASINDAN 36 ÖĞRENCİ SAKARYA KÖYLERİNDEN?
1) Arifiye Köy Enstitüsü Mezunları, 1944-1952,Uran Matbaası Düzce, 1992, s.14,
2) S. Edip Balkır, ?Dipten Gelen Ses: Arifiye Köy Enstitüsü?, Hür Yayınevi, İst.-1974, s.153-154,
3) S. Edip Balkır, a.g.e., s.163-169,
4) S. Edip Balkır, a.g.e., s.216-279,
5) Ali Erseven, 1924 Bulgaristan Şumnu doğumlu, 1925 yılından bu yana Serdivan?da ikamet ediyor, 1944 Arifiye Köy Enstitüsü ilk yıl 8123 nolu) öğrencisi, emekli sınıf öğretmeni/Serdivan İlkokulu Müdürlüğünden emekli, 30.09.2011 tarihinde Serdivan Belediye cad Yemişli sok. 3 numaradaki evinde yaptığımız söyleşide anlattıklarından,
6) Abdullah Şevki Çelik, 1929 Sapanca doğumlu, emekli öğretmen, Arifiye Köy Enstitüsü?nde 1942-77 yıllarında okudu, 3.10.2011 tarihinde AKM?de yaptığımız söyleşide anlattıklarından,
7) Arifiye Köy Enstitüsü Öğrenci Defteri, 1940-54, 1?den 500 sayfaya kadar, Arifiye Anadolu Öğretmen Lisesi Arşivi (Yardımları nedeniyle lisenin değerli müdürü Dr. Süleyman Kaya ve ekibine çok teşekkür ederiz.)
KAYNAK